Kişisel KBRN önlemleri;
3. Dünya Savaşı’nın kapımızda olduğu bu günlerde, kimyasal silahların yanında en büyük yıkımın nükleer başlıklı füzelerle veya doğrudan atom/hidrojen bombasıyla sonuçlanabilme ihtimali gittikçe güçleniyor.
Nitekim soğuk savaşla beraber kutuplaşan ülkeler, nükleer silahlanma oranını %15’ten %25’e çıkarmış durumdalar. Ülkeler arası çeşitli savaşta yardımlaşma antlaşmalarının yanında nükleer silahlarla deneme ve tatbikatların arttığını da görmekteyiz.
Kimyasal, biyolojik, radyolojik ve nükleer silahların insan hayvan ve bitkilere onarılması çok güç olan zararlarından dolayı bu tür silahların tamamen yasaklanıp ortadan kaldırılması şarttır.
Siz hiçbir aslanın savanadaki tüm mandaları veya diğer aslanları aynı anda öldürdüğünü gördünüz mü? Yok göremezsiniz. Çünkü hayvanlar bile hem rakiplerine hem de avlarına saygıda kusur etmiyorlar. Demek ki, binlerce insanın ölümüne savaş veya terör saldırısıyla sebep olanlar, bu hayvanlardan daha adi ve beş para etmez canlılardır.
Savaş ve terörizm gibi saldırılara karşı devletler kendi vatandaşını korur fakat özellikle kitlesel ölümlere sebep olan KBRN silah ve ajanlarına karşı biz sivillerinde alması gereken bazı önlemler olduğunu unutmamalıyız.
Bunlar;
Kimyasal Savaş; Kimyasal özelliği sayesinde öldürücü, yaralayıcı ve tahriş edici özelliği ile sis ve yangın meydana getiren, askeri personeli saf dışı bırakmak, silah vb. malzemeleri zayiata uğratmak ya da toplumda kaos ve korku yaymak için çeşitli patlayıcılarla beraber insanların yaşadığı kalabalık yerlerde terör eylemi yapmak gibi olaylardır.
Öncelikle tüm topluma kimyasal savaş ajanları hakkında bilgi verilerek; saldırı öncesi, esnası ve sonrasında yapılması gerekenlerle ilgili eğitimle desteklenmelidir. Hatta bir kimyasal saldırı olduktan sonra müdahale yaklaşımları ve ilkyardımın nasıl yapılması gerektiği (ilkyardım tıbbi müdahale malzemeleri olan Atropin, Amil Nitrat, vb.) tüm halka uygulamalı öğretilmelidir.
Kimyasal bir saldırı da atılan madenin ne olduğu çok önemlidir. Dolayısıyla ilgili ekipler bir kimyasal gaz saldırısı olduğunda atılan gazın cinsi ve etkilediği alanın sınırlarının belirlenmesi hayati önem taşır.

Kimyasal olasılığı çok yüksek şüpheli varil
Korunma önlemleri arasında saldırı esnasında kimyasal gazdan zarar görmemek ve korunmak için koruyucu elbise, maske, eldiven, bot vb. koruyucu kıyafet giyilmelidir. Hatta saldırı şüphesinde toplu korunma için saldırıdan önce uygun sığınaklar yapılması ve saldırı esnasında bu sığınaklarda korunma yapılması şarttır.
Kimyasal maddelerle temasta hemen ortamı terk ederek tüm canlıların temiz havaya tahliye olmaları, kimyasala maruziyet açısından vücudumuza en hızlı ve en fazla giriş yolu olan solunum yolu olduğundan kimyasalı solumamak için ıslak bir bezle solunum yolu ve çıplak vücut uzuvları kapatmak gerekiyor. Vücudunuza kimyasal bulaştığında ise az basınçlı akan suda, bol su ve sabunla ovalamadan 20 dakika yıkamak, kimyasal bulaşan elbise ve takıları çıkarıp bir poşete koyarak ağzını iyice kapatarak güvenli bir yerde saklayın veya yakarak imha edin. Eğer evde bir kimyasal tepkimeye maruz kalındıysa olayın tüm çıplaklığıyla hemen 112 Acil Yardıma anlatarak yardım isteyin.
Hafifçe akan bir su ile temas eden uzvu en az 20 dakika yıkayın. Sert ve basınçlı akan sudan kaçının. Kazazedenin durumu iyi değilse 112 merkezinden ambulans isteyin, durumu sakince 112 personeline anlatın.
Biyolojik Ajanlar;
Biyolojik ajanlarla 2020’de başlatıldığı düşünülen Korona Virüs Salgını (COVID-19), insanları çok büyük bir paniğe sürüklemiş, tüm gelecek planlarına ve yatırımlara etki etmiş, özgürlükler kısıtlanarak insanları evlere tıkmış, market ve bankamatiklerde uzun kuyruklar oluşmuş, birçok ürün aşırı zamlanmıştır.
Dünya geneline yayılan COVID-19 salgınının Türkiye’de tespit edilen ilk vakası Sağlık Bakanlığı tarafından 11 Mart 2020 günü açıklandı. Ülkedeki virüse bağlı ilk ölüm ise 15 Mart 2020’de gerçekleşti.

Biyolojik Ajanlar; genellikle kasti olarak uçaklardan püskürtülerek hastalık yayma veya ekonomik değeri olan bitkilere zararlı hayvan üretip hastalık yayarak rekolteyi düşürme veya zararlıyı yok etmek için ilaç satma maksatlı, kasıtlı veya kazayan bir araştırma laboratuvarından bir bakteri veya virüsün dışarıya çıkarılması gibi durumlardır.
Biyolojik ajanlara karşı, alınacak önlemlerin başında hijyen, maske ve mesafe başta olmak üzere, hastalık belirtisi olanların hastaneye başvurması, bu tür hastalık belirtisi olanların karantina yoluyla toplumdan izole edilmesi, kirli elbise ve malzemelerin yakılarak yada gömülerek imha edilmesi ve biyolojik bir ajanın bulaşma olasılığı veya şüphesinde hemen sabunlu bol su ile yıkanması ve şüpheli bir durumda yetkililere hemen haber verilmesi gerekir.
Örneğin; uçaklardan şüpheli bulutumsu toz yayılması, arazide hiç görülmemiş bir tür böcek (Kene ve patates zararlı böceği) veya ilaç kutusu benzeri görülmesi, insanlarda sersemlik, ani kusma, halsizlik belirtiler, iyileşmeden ve gittikçe toplumda yayılan değişik bir hastalık gibi.

Arazide bulunmuş Biyolojik silah şüpheli malzeme kalıntısı
Biyolojik saldırıya karşı toplumsal düzeyde müdahalecilerin eğitim ve hijyen hakkında uygulamalı geniş bilgi verilmesi, yurt genelinde gerekli aşı, serum, doktor, sağlık personeli, hastane, sığınak gibi altyapının hazır olması, müdahalecilerin koruyucu elbise ve maske ile çalışmaları, salgın hastalığın görüldüğü yerleşim yeri ve binaların karantinaya alınması vb. gerekir.
Bireysel olarak ise; yine hijyenin çok önemli olduğu unutulmadan maske takarak hasta kişilerin hemen ilgili kurumlara haber verilmesi, talimatsız dışarı çıkılmaması, yiyecek ve içeceklerin kapalı ve temiz tutulması, bağışıklık için aşı olunacaksa hemen aşı olunması, hasta kişilerle temasın en az seviyeye ve koruyucu giysi kullanarak müdahale veya yardım edilmesi, kirlendiği düşünülen yiyecek ve diğer eşyaların temizlenmesi mümkün değilse hiç ellenmemesi, hayvanlara dokunmadan ve hareketleri kısıtlanarak gözetim altında bulundurulmaları, havuz ve göllere girilmemesi, dedikodu ve kulaktan dolma haberlere inanılmaması ve bu tür haberlerin yayılmaması gerekir.
Değerli okurlarım, bu köşede sizlere korku pompalamak için bu yazıları yazmıyorum. Sadece sizleri aydınlatmak, nasıl hazır olmamız gerektiği ve daha sonra başvurabileceğimiz bir arşive sahip olalım diye bu yazı dizilerini yazıyorum.
Özet olarak geçmeye çalıştığım bu yazılara gelecek hafta ‘Radyolojik ve Nükleer Silahların Etkilerinden Korunma’ ile devam edeceğim.
Sağlıcakla kalın.
Editör: Endüstri Müh. Dursun Yılmaz
Not: Yazılarımızın tümünü veya bir kısmını sahiplik göstererek alıntı yapabilir veya yayınlayabilirsiniz.