Küresel ısınmaya bağlı olarak ülkemizde birçok olağan dışı iklim olayı ve sel, yangın üzere felaketler ile karşılaşıldığını vurgulayan İZODER, ‘Tek yol U dönüşü’ sloganıyla farkındalık hareketi başlattı. İklim değişikliği ile uğraşta ulaşımdan tarıma, endüstriden binalara birçok farklı dalda U dönüşü yapılarak etraf odaklı yaklaşımların benimsenmesi gerektiğini belirten İZODER Lideri Emrullah Eruslu, “Sera gazı salımında değerli bir hisseye sahip olan binalarımızı yalıtımla güç verimli hale getirerek Türkiye’nin geleceği için iklim değişikliği ile mücadeye katkıda bulunmalıyız” dedi.
Ülkemizde ve dünyada sel baskınları, orman yangınları üzere felaketlerle kendini derinden hissettiren iklim değişikliği ile uğraş için yalıtımın en kıymetli başlıklar ortasında yer aldığına dikkat çeken İZODER (Isı Su Ses ve Yangın Yalıtımcıları Derneği) Başkanı Emrullah Eruslu, “Geri dönülemeyecek noktaya varmadan tek yol U dönüşü” diyerek herkesi sorumluluk almaya davet etti.
“Tek yol U dönüşü” başlıklı kampanya ile farkındalık yaratmayı hedeflediklerini belirten Eruslu, bu kapsamda çatı, cephe, pencere ve döşemelerde U kıymetlerinin güzelleştirilmesi gerektiğini vurgulayan sinema ve içeriklerin, televizyon, dijital mecra ve İZODER’in toplumsal medya hesaplarında yayınlanmaya başladığını söyledi.
Enerji limitlerimiz AB düzeyine getirilmeli
Türkiye’de toplam güç tüketiminin yüzde 33 gibi büyük bir hissesinin binalarda gerçekleştiğini söz eden Emrullah Eruslu, şöyle konuştu: “Gelişmiş ülkelerde binalarda güç verimliliğine yönelik birçok adım atılarak güç limitleri düşürülürken, ülkemizde hala 2008 yılında tanımlanmış güç limitleri kullanılmaktadır. Birçok gelişmiş ülkede yıllık güç limitleri metrekare başına 30-50 kW düzeylerine çekilmiş durumda. Bu ülkelerdeki binalar ısıtma ve soğutmaya yönelik ünite metrekaredeki yıllık güç tüketimi 30-50 kW olacak formda yalıtımlı olarak tasarlanıyor ve inşa ediliyor. Türkiye’de biz hala ünite metrekarede yıllık 120-150 kW düzeyine uygun yalıtım yapmaya çalışıyoruz. Münasebetiyle bir an evvel Güç Verimliliği Strateji Belgesi’nde de tanımlandığı üzere güç limitlerimiz ve U kıymetlerimiz AB düzeyine getirilmeli. Ortak maksadımız Türkiye’deki binaların daha az güç harcayan etraf dostu bir yapıya kavuşması olmalı.”
Kentsel dönüşüm fırsatını düzgün değerlendirmeliyiz
Kentsel dönüşüm sürecinin güç verimli yapılaşmada fırsat olarak kıymetlendirilmesi gerektiğini vurgulayan Eruslu, “Kentsel dönüşüm uygulamaları ısı, su, ses ve yangın yalıtımı uygulamalarının yapılacağı gerçek yapı üretim sürecinin en değerli kesimleri olarak karşımıza çıkmaktadır. Elimizdeki bu fırsatı yeterli kıymetlendirerek yine inşa edilecek tüm binalara uygunlaştırılmış U pahaları ile ısı yalıtımı yapılırsa binaların ısınma ve soğutma kaynaklı sera gazı salımları azalacak, yıllık 40-45 milyar dolar mertebelerinde gerçekleşen ve cari açık içerisinde en değerli hisseye sahip olan güç ithalatının azalması sağlanacaktır. Böylelikle güzelleştirilmiş U bedellerinin yer aldığı yönetmelik ve standartlar doğrultusunda üretilen; sağlıklı, inançlı ve konforlu yapılarda yaşamak mümkün olabilecektir” diye konuştu.
Binalardan kaynaklanan sera gazlarının azaltılması için U kıymetlerimizi düşürmeliyiz
U kıymetinin, çatı, duvar, döşeme ve pencere üzere yapı elemanlarının ne kadar ısı geçirdiğinin ölçüsü olduğunu belirten Emrullah Eruslu, “U bedeli büyüdükçe yapı elemanlarından geçen ısı ölçüsü artar. Isıyı bina içerisinde koruma edemediğimizden konutumuzu sıcak yahut serin tutmak için çok daha fazla güç tüketmemiz gerekir. Güç tüketiminin artması ise faturalarımızın kabarmasına neden olur. Isıtma ve soğutma için harcadığımız güç ölçüsü arttıkça iklim değişikliği ve global ısınmaya yol açan sera gazlarının da daha fazla etrafa atılmasına neden oluruz. Güç verimli yapılaşma, iklim değişikliği ve global ısınma ile uğraş etmek için U kıymetlerimizi düşürmeliyiz. Daha düşük U pahaları için çatı, duvar ve döşemelerimizdeki yalıtım kalınlıklarını artırmalı ve nitelikli yalıtım camı üniteleri kullanmalıyız” halinde konuştu.
U kıymetleri ülke genelinde 2-2,5 kat güzelleştirilmeli
Türkiye’nin Paris İklim Anlaşması’na uyabilmesi için U bedellerinin ülke genelinde bir an evvel 2-2,5 kat güzelleştirilmesi gerektiğinin altını çizen Emrullah Eruslu, “Paris İklim Anlaşması’nın gayesi global sıcaklıktaki artışı en fazla +2 °C’de tutmaktır. Bu amaca ulaşmak için gücümüzü verimli kullanarak binaların karbon salımlarını minimuma indirmeliyiz. Böylelikle U bedellerinin güzelleştirilmesiyle 2050’ye kadar güç harcamalarında kıymetli ölçüde tasarruf elde ederek, güç verimli ve etraf dostu bir yapılaşmaya kavuşabiliriz” dedi.
Yalıtım kalınlığının artmasının inşaat maliyetine tesiri epeyce az
Yalıtım kalınlığı arttıkça sağlanacak güç verimliliğinin tıpkı oranda arttığını vurgulayan Emrullah Eruslu, şunları söyledi: “Buna karşılık kalınlık artışının inşaat maliyetine tesiri epeyce azdır. Genel olarak uygulamalarda yalıtım gerecinin maliyetinin dışında, yalıtım kalınlığından bağımsız olarak; ‘iskele suramı, elektrik, su üzere alt yapı maliyetleri’, ‘yapıştırıcı, sıva üzere yardımcı gereç maliyetleri’, ‘boya, dış cephe kaplaması, alçı levha üzere iç yüzey kaplamaları, şap üzere tamamlayıcı materyal maliyetleri’ ve ‘işçilik maliyetleri’ oluşur. Meğer ısı yalıtımı uygulaması içerisinde ısı yalıtım materyallerinin maliyeti, toplam maliyetin içinde aşikâr bir hisseye sahip. Tüm bu maliyetlerin içerisinde yalıtım gerecinin kalınlığının artırılmasından oluşacak ek maliyeti uygulamadan uygulamaya değişmekle birlikte epey düşüktür. Bunu iki katına çıkardığımız vakit toplam bedel ikiye katlanmayacak fakat bu sayede ısıtma ve soğutmada tasarruf potansiyeli iki kat olacak. Isı yalıtımı uygulamaları hem birinci yatırım hem işletme maliyetlerini düşürerek kendini kısa müddette geri öder, bina ömrü boyunca tasarruf sağlamaya devam eder. Etrafa, ülke ve aile iktisadına katkıda bulunarak; sağlıklı, konforlu ve inançlı konutlarda yaşamamızı sağlayacak gerçek yalıtım uygulamaları için tüm yetkilileri U bedellerini iyileştimeye davet ediyoruz.”
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
