More
    Kaşe, Kaşe çeşitleri, Kaşe Fiyatları, en ucuz kaşe, Cep Kaşesi,
    Ana SayfaUncategorizedBAŞARININ ÜÇ DÜŞMANI (2)...

    BAŞARININ ÜÇ DÜŞMANI (2)…

    BAŞARININ ÜÇ BÜYÜK DÜŞMANI ÜZERİNE (2)

    Bir önceki yazımızda başarının üç büyük düşmanın neler olduğunu ve birinci neden olarak belirlediğimiz “konfor alanı” konusunu işlemiştik. Başarının önündeki engellerin 1-Konfor Alanı. 2-Öğrenilmiş Çaresizlik. 3-En Az Dirençli Yol olduğunu ifade etmiştik. Kaldığımız yerden bir fil hikâyesiyle devam edelim.

    2-Öğrenilmiş Çaresizlik.

    Sirke gidenler ve bir fil görme şansına sahip olanlar bilir ki dev gibi filleri küçücük bir kazığa bağlamışlardır. Aslında fil bir tonluk yükü hortumuyla kolayca kaldırabilir. Bu kazıkları da kolaylıkla yerinden söküp özgür kalabilir. Ama bunu yapmaz / yapamaz. Çünkü fil küçük ve güçsüzken ağır bir zincirle hareketsiz bir demir kazığa bağlanır. Bu kazıktan kurtulmak için ne yaparsa yapısın nafiledir. Bütün zorlamaları sonuçsuz kalır ve fil ne kadar büyük ve güçlü hale gelirse gelsin yerde yanı başında duran kazığı gördüğü sürece hareket edemeyeceğine inanmaya devam eder.

    Biz bu duruma “öğrenilmiş çaresizlik” diyoruz.

    Birçok insan yaşamı boyunca sirkteki fil gibi davranır. İçinde bulunduğu durumu olduğu gibi kabul eder ve gerçek potansiyeline ulaşamadan hayatını tamamlar. Onun önündeki engel daha önceki yaşamında edindiği düşünceler ve bu düşüncelere yönelik eylem ve sonuçlardır. Sınırlarının dışına çıkamaz ve hayallerindeki engelle potansiyellerini hiç deneyimleyemeden göçüp gider. Siz farklı davranın ve potansiyelinizi engelleyen düşünce kalıplarından kurtularak iyiye, doğru ile güzele yapmanız gereken yolculuğa bir an önce çıkın lütfen.

    3-En Az Dirençli Yol.

    Sevgili dostlar, şimdi sizinle karşılıklı bir oyun oynayacağız. Kalemi kâğıdı elinize alın ve aşağıdaki işlemi sırasına uygun bir şekilde icra edin.

    Aklınızda 1-9 arasında bir sayı tutun ve kâğıda yazın lütfen. Tuttuğunuz sayıyı 9 ile çarpın. Çıkan tek rakamlı bir sayı olabilir ama iki rakamlı bir sayı çıktıysa, iki rakamı birbiriyle toplayın. (Örneğin aklınızda 3 sayısını tuttuğunuzu düşünelim. 3 x 9 = 27 dir. Çıkan sonucun iki rakamını topladığımızda 2 + 7 = 9 olacaktır.) Çıkan sayının ilk harfiyle bir ülke adı yazın. Yazdığınız bu ülkenin sondan üçüncü harfiyle Türkiye’ de bir şehir adı yazın. Ve bu şehrin sondan üçüncü harfiyle de bir hayvan ismi yazın. Eğer işlemi doğru yaptıysanız Ülkenin Danimarka, şehrin Rize ve hayvanın da İnek olduğunu söylesem doğru mu tahmin etmiş olurum?

    Gerçekçi olmak gerekirse bazen farklı sonuçların çıkması da mümkündür. Yukarıdaki örnekte olduğu gibi ülke ismine Dominik Cumhuriyeti yazdığınızda diğer seçenekler de doğal olarak değişecektir. Ama insanlar genellikle ilk aklına geleni ve kolay olanı seçer. Yani kolayı tercih etmemizdeki en büyük etmen en az dirençli yoldan gitmek istememizdir. Hayatımızda aldığımız kararlarda da çoğunlukla bu şekilde bir yol izleriz. Ama çoğu zaman dirençsiz yollar bizi hedefimizden uzaklaştırır. Gitmemiz gereken mesafe ne kadar uzak olursa olsun, aşmamız gereken engeller ne kadar çetin durursa dursun vazgeçmemeliyiz. Bu konuyu da şu sözle bitirelim. “Zoru hemen yaparız, imkânsız ise zaman alır…”

    Sevgili dostlar, toplumların değişmesinde ve dönüşmesinde en büyük aktör toplumun üyeleri olan bireylerdir. Toplumsal değişim de doğa kanunlarına benzer. Biz istesek de istemesek de içinde bulunduğumuz çevresel koşullar bizi şekillendirir. Ve hayat sürekli bizi değişeme zorlar. Biliyoruz ki doğadaki canlıların hepsi varlıklarını değişebilme yeteneklerine borçludur. Değişime ve dönüşüme direnenler kaybeder. Uyum gösterenler soylarını devam ettirir. Bu değişmez bir doğa kanunudur.

    Başarılı bir hayat yolculuğunda konfor alanınızdan çıkmaktan korkmayın. Öğrendiğiniz çaresizlikleri gerinizde bırakıp potansiyelinizi deneyiniz. Ve kolay hayatı seçmeyiniz. Amacınıza giden yol ne kadar zor olursa olsun vazgeçmeyiniz.

    Selam ve saygı ile…

    spot_img
    Hüseyin KANZA - ORTAK PAYDAMIZ AFETLER
    Hüseyin KANZA - ORTAK PAYDAMIZ AFETLER
    1970 K. Maraş / Afşin doğumludur. Gaziantep Teknik Lise Elektrik Bölümü, Anadolu Üniversitesi İktisat Fakültesi, Anadolu Üniversitesi Felsefe Bölümü ve Bursa Polis Okulu mezunu olup halen Anadolu Üniversitesi Tarih Bölümü ve Ankara Üniversitesi Fen Bilimleri Ensitütüsü Afet Risk Yönetimi Yüksek Lisans öğrencisidir. Vatani görevini yedek subay (Komando Asteğmen) olarak Siirt-Pervari’de tamamladı. 1993 -2005 yılları arasında Bursa, Bitlis, Malatya ve Konya İl Emniyet Müdürlüklerinde Polis Memuru olarak görev yaptı. İçişleri Bakanlığı tarafından açılan Görevde Yükselme Sınavını kazandı ve 2005 yılında Hatay Emniyet Müdürlüğüne Sivil Savunma Uzmanı olarak atandı. Hatay Defterdarlığı, Muğla Milli Eğitim Müdürlüğü, Bursa Sivil Savunma Arama ve Kurtarma Birlik Müdürlüğü, Bursa AFAD ve Bursa İl Özel İdaresinde Sivil Savunma Uzmanı ve Şube Müdürlüğü ile Nizip Çadırkent Müdürlüğü görevlerinde bulundu. 2020 yılında Ortak Paydamız Afetler isimli kitabı yayınlanan Hüseyin KANZA, Bursa ve K.Maraş’ta yayınlanan gazetelerde, afet ve acil durumlarla ilgili köşe yazarlığı yapmakta olup evli ve iki çocuk babasıdır. Halen Bursa İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğünde Sivil Savunma Uzmanı olarak görevine devam etmektedir.
    İLİŞKİLİ HABERLER

    CEVAP VER

    Lütfen yorumunuzu giriniz!
    Lütfen isminizi buraya giriniz

    - Reklam -spot_img
    - Reklam -spot_img

    Popüler